Ülseratif kolit hastalarında NGAL ile S100A12 kan seviyelerinin hastalık aktivitesi ile olan ilişkisi


Tezin Türü: Tıpta Uzmanlık

Tezin Yürütüldüğü Kurum: Çanakkale Onsekiz Mart Üniversitesi, Tıp Fakültesi, Dahili Tıp Bilimleri, Türkiye

Tezin Onay Tarihi: 2021

Tezin Dili: Türkçe

Öğrenci: ORHAN ÇİÇEK

Danışman: Fatih Kamış

Özet:

Giriş ve Amaç: İnflamatuar barsak hastalığı (İBH), iki kronik idiyopatik (etiyolojisi belli olmayan) enflamatuar hastalık olan Ülseratif kolit (ÜK) ve Crohn hastalığı(CH)'na karşılık gelmektedir. Hastaların önemli bir kısmında günümüz tedavileri ile tam iyileşme elde etmede başarısız olunmakta veya perforasyon, obstrüksiyon gibi ciddi olumsuz etkilerle savaşılmaktadır. Bu nedenle her iki hastalık da hastanın okul, iş, sosyal ve aile hayatı gibi yaşam alanlarını en üretken olduğu dönemlerde ciddi bir şekilde etkilemektedir. ÜK'da hastalık aktivitesinin belirlenmesi prognoz ve tedavi kararında önem taşır. Bugüne kadar yapılmış çalışmalarda ideal bir hastalık belirteci bulunmaya çalışılmıştır. Son yıllarda hastalık aktivitesini ve tedavi yanıtının değerlendirilmesi için noninvaziv kolay ve hızlı yapılabilen laboratuvar belirteçleri arayışına girilmiştir. Birçok klinik aktivite göstergeci ve noninvaziv belirteç bu amaçla kullanılmış, fakat bunlar hastalık aktivitesinin değerlendirilmesinde yalnızca indirekt bulgular vermişlerdir. Hipotezimize göre; nötrofil denilen inflamasyon varlığında artan hücrelerden salgılanan ve inflamasyonda görev yapan S100 calcium-binding protein A12 (S100A12) ve Neutrophil gelatinase-associated lipocalin (NGAL) belirteçlerini incelemek bize hastalık aktivitesi ile ilgili önemli bilgiler verecektir. Yapacağımız çalışma hastaların klinik ve labratuvar verilerini kaydetme ve S100A12 ve NGAL kan seviyelerini düzeyini ölçmeyi içermektedir. Materyal-Metod: Çalışmamız prospektif olarak planlandı. Çalışmamızda Çanakkale Onsekiz Mart Üniversitesi Tıp Fakültesi Gastroenteroloji Bilim Dalı ve İç Hastalıkları polikliniğine Mart 2019 ve Ağustos 2020 tarihleri arasında başvuran endoskopik olarak gösterilmiş aktif dönemdeki 41 ÜK hastası toplandı. Bu hastalardan endoskopik olarak gösterilen remisyona girmeyen 7 hasta çıkarıldı. Çalışmaya 34 aktif dönemdeki ÜK ve bu 34 hastanın remisyon dönemleri ve herhangi bir nedenle İç Hastalıkları veya Gastroenteroloji polikliniğine başvuru yapan, ek hastalığı olmayan, enfeksiyon kliniği dışlanmış 31 kontrol hastası çalışmaya dahil edildi. Çalışmadan elde edilen verilerin istatistiksel analizlerinde, SPSS 22.0 (Statistical Packages for Socia Sciences; SPSS Inc. Chicago, Illinois, USA) programı kullanıldı. Tüm istatistiksel analizler için %95 güven aralığında p değeri<0,05 anlamlı kabul edildi. Bulgular: Çalışmamızda 34 Hasta ve 31 kontrol grubu mevcuttu. Hasta grubun %38,2 si kadın ve %61,8 i erkekti. Kontrol grubunda ise %32,3 ü kadın iken %67,7 si erkekti. Hasta grubun yaş ortalaması 47,68±15,55 iken kontrol grubunun yaş ortalaması 52,45±12,51 olarak görüldü. Hastaların aktif döneminde bakılan NGAL 152,26±36,48 iken remisyon grubunda 123,97±37,42 kontrol grubunda ise 123,88±22,25 olarak saptandı. NGAL açısından gruplar arasında istatistiksel olarak anlamlı düzeyde fark bulundu (p=0,001). Bu farklılığın yapılan post-hoc testte hastalarda aktif dönemdeki NGAL kontrol dönemine ve remisyon dönemine göre daha yüksek olduğu görüldü. Hastaların aktif döneminde bakılan S100A12 2598,17±672,8 iken remisyon grubunda 1179,55±385,08 kontrol grubunda ise 893,72±209,73 olarak saptandı. S100A12 açısından gruplar arasında istatistiksel olarak anlamlı düzeyde fark bulundu (p<0,001). Bu farklılığın yapılan post-hoc testte hastalarda aktif dönemdeki S100A12 kontrol dönemine ve remisyon dönemine göre daha yüksek bulundu, post-hoc testte remisyon dönemindeki S100A12 düzeyi kontrol grubuna göre daha yüksek bulundu. Serum NGAL'in aktif dönem ÜK'yı tahmin etmede sensitivitesi %70.6 spesifitesi %61,5 olarak bulundu. Serum S100A12 için sensitivite %97,1 spesifite %83,1 olarak bulundu. White blood cell (WBC) için sensitivite %70,6 spesifite %55,4 , C-reaktif protein (CRP) için sensitivite %73,5 spesitite %38,5 , ferritin için sensitivite %58,8 spesifite %53,8 olarak saptandı. Çalışamada aktif dönem ÜK'yı tahmin etmede kullanılan inflamatuar belirteçlerden sentitivetesi ve spesitivetesi en yüksek S100A12 olarak tespit edildi. Pozitif prediktif değeri (PPV) en yüksek bulunan belirteç serum S100A12 iken negatif prediktif değeride (NPV) en yüksek olan belirteç S100A12 (%98,2) olarak tespit edildi. Sonuç: Prospektif çalışmamızda klinik ve endoskopik olarak belirlenmiş ÜK aktif ve remisyon hasta grubunda serum NGAL ve S100A12 düzeylerinin hastalık aktivitesi ile olan ilişkisini değerlendirdik. Literatüre bakıldığında ÜK hastalarında serum NGAL ve S100A12'nin birlikte bakıldığı çalışmaya rastlanılmamıştır. Serum NGAL ve S100A12 düzeyleri ÜK aktif hasta grubunda remisyon ve kontrol grubuna göre istatiksel olarak anlamlı fark görüldü. Serum NGAL ve S100A12 düzeylerinin ÜK aktif hasta grubunda yüksek sensitivite ve spesifiteye sahip olarak görüldü. Bu da serum NGAL ve S100A12 'nin aktif ÜK aktivasyonunu değerlendrimede bir serum markırı olarak kullanılabileceğini düşündük. Özgünlüğü yüksek olan çalışmamızdaki bulguların uzun dönemde literatürde yer bulabilmesi için daha çok sayıda hasta ve kontrol grubu içeren, çok merkezli, fekal ve dokuda NGAL ve S100A12 de bakılan prospektif çalışmalar ile desteklenmesi gerektiğini düşünmekteyiz. Anahtar Kelimeler: Ülseratif kolit, NGAL, S100A12