Sınıf Öğretmeni Adaylarının Türkçe Öğretimi Yeterliklerinin Çeşitli Değişkenler Açısından Analizi


Erbaş Y. H.

Cumhuriyet Uluslararası Eğitim Dergisi, cilt.10, sa.2, ss.867-885, 2021 (Hakemli Dergi)

  • Yayın Türü: Makale / Tam Makale
  • Cilt numarası: 10 Sayı: 2
  • Basım Tarihi: 2021
  • Doi Numarası: 10.30703/cije.804935
  • Dergi Adı: Cumhuriyet Uluslararası Eğitim Dergisi
  • Derginin Tarandığı İndeksler: TR DİZİN (ULAKBİM)
  • Sayfa Sayıları: ss.867-885
  • Çanakkale Onsekiz Mart Üniversitesi Adresli: Evet

Özet

Yeterlik, öğretmenlik mesleğini etkili ve verimli bir biçimde yerine getirebilmek için sahip olmaları gereken bilgi, beceri ve tutumlar olarak tanımlanmaktadır. Bu araştırmada sınıf öğretmeni adaylarının Türkçe öğretimi konusunda yeterliklerinin farklı değişkenlerle ile olan ilişkisinin incelenmesi amaçlanmıştır. Araştırmanın örneklem grubunu Temel Eğitim Bölümü Sınıf Öğretmenliği Anabilim Dalında öğrenim gören toplam 274 öğretmen adayı oluşturmaktadır. Örneklem seçiminde amaçlı örnekleme yöntemine başvurulmuştur. Örneklem seçiminin bu şekilde tercih edilme nedeni Türkçe öğretimi dersini tamamlamış farklı sınıf seviyelerinde yer alan öğretmen adaylarının Türkçe öğretimine dair yeterliklerinin bilinmek istenmesidir. Araştırmada sınıf öğretmen adaylarının Türkçe Öğretimi yeterliklerine ilişkin görüşlerinin belirlenmesi için Yeşiloğlu ve Özer (2017) tarafından geliştirilen “Türkçe Öğretimi Yeterliliği Ölçeği” kullanılmıştır. Araştırmadan elde edilen bulgulara göre Türkçe öğretimi dersini tamamlamış sınıf öğretmeni adaylarının Türkçe öğretimine dair yeterlik düzeylerini yeterli gördükleri belirlenmiştir. Farklı sınıf seviyelerinde bulunan Türkçe Öğretimi dersini tamamlamış sınıf öğretmeni adaylarının, Türkçe öğretimine dair yeterlikleri arasında anlamlı farklar ortaya çıkmıştır. Sınıf öğretmeni adaylarının Türkçe öğretimine dair yeterlikleri ile genel not ortalamaları değişkeni arasında anlamlı bir farklılık tespit edilmemiştir. Ancak puan ortalamalarına bakıldığında 2.5 ve altı genel not ortalamasına sahip öğretmen adaylarının Türkçe öğretimine dair daha düşük yeterliliğe sahip oldukları anlaşılmaktadır. Sınıf öğretmenliği lisans eğitimi boyunca öğretmen adaylarının okudukları kitap sayısının Türkçe öğretimi yeterlikleri üzerinde etkisi olduğunu göstermiştir. Sınıf öğretmenliği bölümünü isteyerek tercih eden öğretmen adaylarının Türkçe öğretimi yeterlik algılarının, istemeden yerleşen öğretmen adaylarına göre daha yüksek olduğu sonucuna varılmıştır.

Teaching proficiency is defined as having the prerequisite knowledge, skills, and attitudes needed to fulfill the requirements of teaching in an effective and efficient manner. This study, therefore, seeks to examine preservice primary school teachers’ (PPSTs)’ Turkish language teaching proficiencies according to multiple variables. The sample group was composed of 274 preservice teachers enrolled in the Faculty of Education’s Department of Primary School Teaching. We employed purposeful sampling to select participants for inclusion in the study group because we wanted to determine the Turkish language teaching proficiency levels of PPSTs of different grade levels who had successfully completed Turkish teaching education class. We used the Turkish Language Teaching Proficiency Scale developed by Yeşiloğlu and Özer (2017) to measure how PPSTs perceived their proficiency levels in teaching Turkish. The findings obtained reveal that those PPSTs who have completed their Turkish language teaching class may be considered adequately proficient in Turkish language education. Still, meaningful differences did appear in the Turkish language teaching proficiency levels of PPSTs by grade level, regardless of the fact that they had all completed the same class. However, although no meaningful difference was found to exist between PPSTs’ GPAs and Turkish language teaching proficiency levels, those PPSTs whose GPA was 2.5 or lower had lower Turkish language teaching proficiency levels. Throughout their undergraduate education, the number of books that PPSTs read has an influence on how proficient they are at teaching Turkish. Furthermore, the differences in how PPSTs perceived their own Turkish language teaching proficiency levels differed greatly between those teachers who were intrinsically driven to study primary school education and those who chose it because they were obligated to do so.