Girişimcilik ve Kalkınma Dergisi, cilt.10, sa.1, ss.213-238, 2015 (Hakemli Dergi)
Teknolojideki hızlı gelişmeler, küreselleşmenin etkisi ve işletme
faaliyetlerinin karmaşıklığı, işlenen suçları ve yapılan hilelerin niteliğini
değiştirmiş, profesyonelce işlenen bu suçları geleneksel yöntemlerle
tespit etmek imkânsız hale gelmiştir. Son yıllarda ortaya çıkan bu suç ve
hileler karşısında yeni yöntem ve tekniklerin geliştirilmesine yönelik
çalışmalar başlatılmıştır. Yürütülen bu çalışmalar başta ABD olmak üzere
gelişmiş birçok ülkede “forensic accounting” olarak adlandırılan ve
Türkçe’de “adli muhasebe” olarak karşılığını bulan yeni bir alanın ortaya
çıkmasına neden olmuştur. Son yıllarda, dünyada sıkça uygulanan adli
muhasebe, adli sorunlarda, muhasebeden, denetimden ve araştırma
yeteneklerinden faydalanmayı ifade eder. Adli muhasebeci, hem
davalara destek verme, hem de işletmelerde yapılan hilelerin
belirlenmesi açısından ilgili kişi ve kurumlara hizmetler sunmaktadır. Bu
çalışmada amaç; hata ve hile kavramları hakkında genel bilgiler vererek
adli muhasebecilik mesleğini tanıtmak ve 1 Temmuz 2012 tarihi itibariyle
yürürlüğe giren 6102 Sayılı Türk Ticaret Kanunu ile adli muhasebecilik
mesleği arasındaki ilişkiyi incelemektir. Yukarıda açıklanan amaç
doğrultusunda bu çalışmada; hata-hile kavramlarının üzerinde durulmuş,
adli muhasebe kavramına yönelik açıklamalar yapılarak adli
muhasebecilik mesleği ile ilgili bilgiler verilmiştir. Ayrıca 6102 Sayılı Yeni
Türk Ticaret Kanunu ile getirilen yeniliklerden bahsedilerek ilgili
kanundaki adli muhasebeyi ilgilendiren, görev tanımı sebebiyle adli
muhasebeci gibi görev yapabilen özel denetçi ve bağımsız denetçilere
değinilmiştir.