Kocatepe İslami İlimler Dergisi (Online), vol.7, no.2, pp.528-552, 2024 (ESCI)
Bu çalışmanın konusu, İslâm’ın erken
dönemi Arap şiirinde eş olarak kadın algısıdır. Problemi ise döneme ait Arap
şiirine eş olarak kadın algısı yansımalarının sorgulanmasıdır. Çalışma konusu kapsamındaki
beyitler, dönemin İslâm toplumunda eş olarak kadın algısını yakından tanıma ve
konuyla ilgili kanaat edinme bakımından önem arz etmektedir. Her ne kadar son
zamanlarda İslâm’da kadının konumuyla ilgili bazı çalışmalar yapılmış olsa bile
söz konusu çalışmalarda araştırmaların tabiatı gereği eş olarak kadın algısına
yeterince değinilmediği ve genel özellikleri zikretmekle yetinildiği
görülmektedir. Çalışmamızı ayrıcalıklı kılan husus, İslâm’ın erken dönemi Arap
şiirinde karı-koca ilişkisi, kocaya özlem duyma, kocadan yakınma, sadakatsiz
kocadan intikam alma, boşanma ve sonrası ve vefat eden kocanın ardından mersiye
okuma gibi beyitlere yansıtılan yaklaşımlar ve detaylardır. Çalışmada nitel
yöntem tekniklerinden doküman incelemesi kullanılmıştır. Öncelikle konunun daha
iyi anlaşılmasını sağlamak amacıyla arka plan mahiyetinde Câhiliye Devri Arap
toplumunda ve Hz. Peygamber döneminde kadının konumu hakkında özet bilgiler
verilmiştir. Ardından dönemin Arap şiirinde ulaşılabilen ilgili beyitler
tercüme edilmiş, gerekli değerlendirmeler yapılmış ve ilginç görülen tespitlere
işaret edilmiştir. Hz. Ömer (öl. 23/644) dönemine kadar Câhiliye Devri nikâh
geleneğinin sürdürüldüğüne ve üvey anneyle evlilik yapıldığına işaret eden
beyitler dönemin Arap şiirinde dikkat çeken ilginç tespitler arasında yer
almaktadır. Benzer biçimde İslâm’ın erken dönemi Arap şiirlerinde eş olarak
kadına sevgi, saygı ve merhamet duyguları gözetilerek muamelede bulunulduğuna,
dahası bazı zamanlar bu hususta İslâm prensiplerinden ödün verilerek aşırıya
kaçıldığına işaret eden ilginç tespitler de yer almaktadır. İlgili beyitlerden;
eş olarak kadına olan aşırı tutkunun kocayı İslâm prensiplerine muhalif
davranışlara sevk etmesi durumunda karı-koca arasındaki sevgi bağlarına itibar
edilmediği ve kadını boşamaya zorlayıcı yaptırımların uygulandığı
anlaşılmaktadır.