Ulakbilge Sosyal Bilimler Dergisi, vol.6, no.29, pp.1363-1387, 2018 (Peer-Reviewed Journal)
During
the Westernization process of Ottoman State that aims to regulate the social
structure, which started during the Tanzimat reform era, integration and
compromising with the authentic cultural accumulation of the society became
evident as a problematic condition. The Ottoman State has a fragmentary cultural
texture. During the 19th century, a certain intelligentsia, who was observing
the developments in thought, literature, and art in the West, dealt with this
issue. They examined their own cultural values with a scientific approach in
order to make way for a development in culture and art. At the same time, this
is an attempt to create and a esthetic context to comprehend the current era
for painting art.
The
Ottoman court is closely interested in the Western culture and art within its
own walls. In this context, Gentile Bellini coming to the court in the 15th
century and painting a portrait of Sultan Mehmet the Conqueror were prominent.
It is also known that Western Orientalist painters were hosted in the court in
the 19th century. Prominent changes in art and culture were realized by artists
who were educated in military schools such as School of Engineering and
Military College. A shield of immunity, provided by being a states man, has
enabled this generation of “soldier painters” to paint three dimensional figure
paintings and Works that criticize the restricting gaze of religion.
It
can be seen in the Western art that a development emerged through in dependence
from there striction of the formal ideology and the gaze of wealthy sovereign
class.
Industrial
development process of the 19th century that was reflected on all world nations
is the main determinant in the Western thought and art. With their Works
carried out with the technical and a esthetic equipment they obtained, Turkish
painters who were educated in the Western countries were described as
“imitators” in their country which did not undergo this development. While
analyzing the past, it was found out that many of these artists have paved the
way for the contemporary Turkish painting with different aesthetic contexts
they discovered in their own condition. Despite restrictive approach of various
religious or ideological tools, Osman Hamdi Bey and Şeker Ahmet Paşa, who are
from these cond generation of Turkish painting under the Western effect, and
Avni Lifij and Namık İsmail, who are from the third -1914- generation, are
painters that accelerated the cultural transformation through their plastic
equipment, choice of subject, and aesthetic context.
Keywords: Turkish Painting Art, Aesthetic
Context, Westernization
Tanzimat dönemiyle başlayan, Osmanlı devletinin toplumsal yapıyı
düzenlemeye yönelik Batılılaştırma sürecinde, toplumun özgün kültürel
birikimiyle bütünleşmek, uzlaşmak; sorunsal bir durum olarak belirginlik
kazanmıştır. Osmanlının çok parçalı kültürel bir dokusu vardır. 19. Yüzyıl
boyunca Batıdaki düşün, yazın ve sanat alanındaki gelişmeleri izleyen bir aydın
kesimi bu sorunsalla uğraşmıştır. Kendi kültürel değerlerini, kültürde ve
sanatta gelişimin önünü açmak için bilimsel bir bakışla irdelemişlerdir. Bu
aynı zamanda resim sanatı için de çağı algılamaya dönük, bir estetik bağlam
oluşturma çabasıdır.
Osmanlı sarayı kendi duvarlarının içinde Batı kültürü ve
sanatıyla yakından ilgilidir. Gentile Bellini’nin, 15. Yüzyıl’da sarayda
ağırlanarak Fatih Sultan Mehmet’in portresini yapması bu bağlamda önemlidir.
Batılı oryantalist ressamların da 19. Yüzyıl’da sarayda konuk edildikleri
bilinmektedir. Sanat ve kültür alanında büyük değişimleri; Mühendishane ve Harb
okulları gibi askeri okullardan yetişen sanatçılar gerçekleştirmiştir. Devlet
adamı olmanın sağladığı dokunulmazlık zırhı “asker ressamlar” kuşağına üç
boyutlu figür resmi, dinin kısıtlayıcı bakışına eleştiri içeren resimler yapma
olanağı sağlamıştır.
Batı sanatında dinsel olandan, varsıl egemen sınıfın bakışından
ve resmi ideolojinin sınırlayıcılığından bağımsızlaşarak bir gelişmenin
gerçekleştiği görülür.
19. Yüzyılın tüm dünya uluslarına yansıyan endüstriyel gelişme
süreci Batıda düşün ve sanat alanında temel belirleyicidir. Batı ülkelerinde
eğitim alan Türk ressamlar edindikleri teknik ve estetik donanımla
yaptıklarıyla; bu gelişmeyi sağlayamamış ülkelerinde “öykünmeci” olarak
nitelendirilmişlerdir. İlerleyen süreçlerde geçmiş değerlendirilirken, bu
sanatçılardan birçoğunun kendi koşulları içinde bulguladıkları ayrı estetik
bağlamlarla çağdaş Türk resminin temel taşlarını döşedikleri görülmüştür.
Çeşitli dinsel veya ideolojik aygıtların kısıtlayıcı tutumuna karşın, Batı
etkisinde Türk resminin ikinci kuşağından; Osman Hamdi Bey, Şeker Ahmet Paşa,
üçüncü olan 1914 kuşağından; Avni Lifij ve Namık İsmail yapıtlarındaki plastik
donanım, konu seçimleri ve estetik bağlam açısından kültürel dönüşüme ivme kazandıran
sanatçılardır.
Anahtar Kelimeler: Türk Resim Sanatı, Estetik Bağlam, Batılılaşma