3rd International Culture, Art and Literature Congress, Ankara, Türkiye, 8 - 09 Ekim 2021, cilt.1, ss.123-133, (Tam Metin Bildiri)
Yazının icat ediliş sürecinde görsellikten yararlanılmıştır. Nesne ve durumlar görüldükleri
şekilde yüzeylere çizilerek sembolleşmeye başlamış, zaman içinde yalınlaşarak işaretlere
dönüşmüştür. Resimyazıdan sesyazıya geçilene dek görselliğin yazı üzerindeki etkisi farklı
coğrafya ve kültürlerde hakimiyetini korumuştur. Günümüzde görsel imge ve yazı birbirinden
ayrı tutulsa da aralarındaki etkileşim devam etmektedir. Bu etkileşim özellikle sanatta
görülmektedir. Somut ve görsel şiirler, edebiyat ve resim sanatlarının etkileşim halinde olduğu
disiplinler arası eserlerdir. Harf, hece ve/veya sözcüklerin görsel algılamaya hitap edecek
şekilde yerleştirildiği ve plastik elemanlara dönüştüğü bu şiirler; yazı unsurlarının görsel
imgeye dönüşmesine dayanmaktadır.
Şiirde biçimsel görsellik arayışı milattan önceki çağlara dayanır. Ancak somut şiirin bir akım
olarak ortaya çıkışı, 1950’li yıllarda olmuştur. Diğer sanat hareketleri gibi somut şiir akımı da
İkinci Dünya Savaşı’nın ardından, bir dönüşüm ve yenilik arayışı olarak birçok farklı ülkede
yakın zamanlarda örneklerine rastlanılan bir türdür. Somut şiirlere daha sonra benzer bir tür
olan görsel şiirler eklenmiştir. Somut ve görsel şiirlerde anlam ve biçim neredeyse eşit derecede
önemlidir. Hatta kimi zaman biçim, anlamın önüne geçebilmektedir. Bu türler, okurun eserle
görsel temas kurmasının amaçlandığı çok boyutlu ve etkileşime açık eserlerdir. Çalışmada,
somut ve görsel şiirlerin ortaya çıkışı ve gelişimi; ilk örnekleri ve güncel çalışmalar üzerinden
anlatılarak resim ve edebiyat sanatları arasında kurdukları etkileşim incelenmiştir.