TR22 Güney Marmara Bölgesi Yenilenebilir Enerji Araştırması Sonuç Raporu


Creative Commons License

Tarhan İ. (Editör), Yüksel B. (Editör), Demircan O. (Editör), Özmetin C. (Editör), Türkeş M. (Editör), Yiğit M. (Editör), ...Daha Fazla

GMKA, Balıkesir, 2013

  • Yayın Türü: Kitap / Araştırma Kitabı
  • Basım Tarihi: 2013
  • Yayınevi: GMKA
  • Basıldığı Şehir: Balıkesir
  • Çanakkale Onsekiz Mart Üniversitesi Adresli: Evet

Özet

İnsanoğlu Dünya üzerinde var olması ve kendisi ile birlikte çevresini tanımaya, anlamaya ve temel gereksinimlerini karşılamaya çalışması sonucu enerji kaynakları ile tanışmıştır. Ateşin keşfedilmesi ile başlayan bu serüvende, günümüze kadar ısı enerjisi başta olmak üzere birçok enerji kaynaklarından yararlanılmıştır. Rüzgarın esmesi ile nesnelerin hareket etmesinden esinlenerek yelkenli gemiler, yel değirmenleri gibi çeşitli araç ve gereçler yapılmış ve kullanılmıştır.

Sanayi devrimiyle birlikte daha da artan enerji gereksinimi nedeniyle, sırasıyla kömür, petrol ve doğal gaz kökenli ısı enerjisinden yararlanarak buharlı makinelere geçilmiş ve günümüze kadar hayatı kolaylaştırmaya yönelik çeşitli teknolojik gelişmeler gerçekleşmiştir. Tüm bu gelişmelerde enerji daima başrol üstlenmiş olup her alanda kendini göstermiştir.

Enerji üretiminde hala önemli ağırlığa sahip olan petrol, kömür ve doğal gaz kaynakları ile insanoğlunun tanışıklığı, çeşitli kaynaklarda bazı farklılıklar göstermekle birlikte; petrolle tanışıklık M.Ö. 3200 yıllarına kadar gitmekte ve Anadolu'nun bir parçası olan Mezopotamya'da, katranın inşaat alanında harç katkı maddesi ve gemicilikte yalıtım maddesi olarak kullanılmasıyla başlamaktadır. Tarih kayıtlarından aynı zamanda, M.Ö. 300 yıllarında petrol türevi olan asfaltın Mısır'da mumy­ alama işlerinde ve aydınlatmada kullanıldığı öğrenilmektedir2. Tarihsel kaynaklar doğal gazın ilk kez M.Ö. 900'lerde Çin'de kullanıldığını belirtmektedir3. Yine aynı kaynaklara göre, doğal gazın yaygın olarak kullanımına 1790'da İngiltere'de başlanmış ve yaygınlaşmasında, doğal gazın kolay taşınması, işlenmesi ve stoklanması önemli rol oynamıştır. Doğal gazın modern anlamda endüstriyel kullanımının ise 1815 yılında Batı Virginia'da gerçekleştiği belirtilmektedir (TMMOB, 1995). Milat­ tan önceki yıllarda ilk olarak Çinliler tarafından kullanıldığı belirtilen ve 18. yüzyılın ikinci yarısında yaygınlaşan kömür ve gelişen sanayi ile birlikte enerji, artık, bir endüstri haline gelmiş ve en etkili ekonomik güç olmuştur. Tarih kaynaklarında kömür işletmeciliğine ilişkin ilk belgelere 12. yüzyılda rastlanmaktadır. Yaklaşık iki asırlık bu serüven, özellikle 1972 - 1975 yılları arasında yaşanan petrol krizinin etkileri karşısında geliştirilen yeni yöntem ve tekniklerle, günümüzde oldukça etkili ve hala vazgeçilemeyen bir enerji üretim kaynağı olma gücünü korumaktadır.

Fosil kaynakların ülkemizdeki tarihsel gelişimi incelendiğinde, kömürün ilk kez 8 Kasım 1829 tari­ hinde Zonguldak ilinde, petrolün ise 1945 yılında Batman Raman Dağı'nda çıkarıldığı görülmek­ tedir. Doğal gaz ise petrol krizinin baş göstermesinden birkaç yıl önce (1970 yılında) Kırklareli'nin Kurumlar Bölgesi'nde çıkarılmış ve bundan yaklaşık altı yıl sonra Pınarhisar Çimento fabrikasında kullanılmaya başlanmıştır. Doğal gazla ilgili sürdürülen çalışmalar sonucunda, 1975 yılında Mardin Çamurlu sahasında da doğal gaz bulunmuş ve bu gaz 1982 yılında Mardin Çimento fabrikasında kullanılmaya başlanmıştır.

Nüfus artışına paralel olarak ortaya çıkan ve insan yaşamını kolaylaştıran teknolojik gelişmeler ve ürünlerin enerji tüketimini daha da artırması yeni enerji kaynakları arayışını gündeme getirmiştir. Tüketimdeki bu artışlar, kömür ve petrol gibi fosil kaynaklar olarak da adlandırılan birincil enerji kaynaklarının CO2salımı başta olmak üzere çeşitli çıktı ürünleri ile olusuz çevresel etkiler gündeme gelmiştir. Bu olumsuz etkilerin diğer yan etkilere de yol açması ile giderilemez ya da giderilme­ si maliyetli, önemli ve ciddi sonuçların ortaya çıkmaya başlaması üzerine çevre dostu, ekonomik ve sürdürülebilir yeni enerji kaynakları önem kazanmıştır. Yenilenebilir enerji kaynakları olarak da adlandırılan alternatif enerji kaynakları aşağıdaki gibi sıralanabilir:

Güneş Enerjisi Rüzgar Enerjisi

Jeotermal Enerji
Hidrolik Enerji
Deniz Enerjisi (Dalga, Akıntı, Gel-Git Enerjisi, vs.) Biyokütle Enerjisi
Hidrojen Enerjisi

Günümüzde özellikle modern sanayi toplumunda gerek sosyal ve gerekse ekonomik anlamda et­ kin rol oynayan enerji tüketiminin sera etkisi başta olmak üzere bazı çevresel sorunlara yol açması yenilenebilir ve çevre dostu alternatif enerji kaynaklarına yönelimi hızlandırmıştır. Yenilenebilir en­ erji kaynaklarına yönelimdeki bu ivmelenmede fosil kaynakların enerji üretimindeki maliyet artışları da büyük önem taşımaktadır. Ülkemiz cari açığında en önemli yeri tutan enerji harcamaları ekono­ mik, kültürel, teknolojik ve sosyal gelişmelerde atılan adımların ivmesini yavaşlatmaktadır. Tüm bu durumlar ve gelişmeler göz önüne alındığında ülkemizin zenginliklerinden özellikle yenilenebilir ve yerli enerji kaynaklarımızı bilinçli olarak, ekolojik, çevre dostu ve sürdürülebilirlik anlayışı ile maksi­ mum düzeyde yararlanmanın önemi ortadadır.

Yukarıda ana hatları ile özetlenmeye çalışılan çerçevede gerçekleştirilen bu çalışmanın temel amacı; TR22 Güney Marmara Bölgesi'ni oluşturan Balıkesir ve Çanakkale illerinin, ilçeleri ile bir­ likte bir bütün olarak yenilenebilir enerji potansiyelini ortaya koymak, ülkemizdeki ve dünyadaki mevcut durumlarla karşılaştırarak 2023 yılı ve ötesine bir enerji projeksiyonu sunmaktır. Dünya enerji trafiğinde, Türkiye'nin önemli bir enerji koridoru olması, sahip olduğu jeopolitik ve stratejik konumu, bu ve benzeri çalışmaların geniş perspektiflerde yapılması ve zaman içersinde güncelle mesi, ulusal ve uluslararası enerji endüstrisi, politikası ve ekonomisi yanında sosyal-kültürel ilişkiler gibi birçok açıdan da oldukça önemlidir.