Journal of Current Debates in Social Sciences , vol.5, no.2, pp.97-117, 2022 (Peer-Reviewed Journal)
Ekonomik krizler; mikro, makro, cari, borç ve bankacılıkla ilgili birçok
göstergenin bozulduğu, ülke ekonomisinin çıkmaza girerek ağır darbe aldığı
dönemlerdir. Bu dönemlerde devletler tüm enerjilerini ekonomik göstergelerdeki
bozulmaların getirdiği kayıp ve riskleri onarmaya harcarken, toplumlar gelir
kayıpları, refah kayıpları ve yoksullukla mücadele etmektedir. Devletin, toplumun
bu mücadelesinde yanında olduğunu göstermesi ve sosyal yapıyı koruması için
başvurduğu araç ise sosyal harcamalardır. Çünkü sosyal harcamalar toplumsal
faydayı artırmaya yönelik harcamaların bütünüdür. Bu harcamalar olağan
dönemlerde zaten önemini korurken, ekonomik kriz gibi olağanüstü dönemlerde
çok daha önemli hale gelmektedir. Bu çalışmanın amacını, Türkiye’de 1990
sonrasında meydana gelen ekonomik krizlerde sosyal harcamalar ve alt bileşenleri
olan eğitim harcamaları, sağlık harcamaları ile sosyal güvenlik ve sosyal yardım
(sosyal hizmet) harcamalarının Gayri Safi Yurt İçi Hâsıla içindeki paylarının yazın
taraması kapsamında incelenerek ortaya konulması oluşturmaktadır. Yapılan
incelemenin sonucunda; 1994 ekonomik krizi hariç olmak üzere ele alınan 1999,
2000/2001, 2008/2009, 2018/2019 ve 2020 Covid-19 pandemisi dönemlerinde
sosyal harcamaların artış gösterdiği ortaya konulmuştur.