Bu çalışmanın amacı, üniversite öğrencilerinde psikolojik kırılganlık, öz şefkat ve cinsiyetin psikolojik iyi oluş ile ilişkisini incelemektir. Araştırmanın katılımcılarını Ondokuz Mayıs Üniversitesine bağlı farklı fakültelerde öğrenim görmekte olan ve uygun örnekleme yöntemiyle seçilen 430 (Ort. = 22.02, SS = 2.20) üniversite öğrencisi oluşturmuştur. Katılımcılar veri toplama aracı olarak Öz Şefkat Ölçeği, Psikolojik Kırılganlık Ölçeği, Psikolojik İyi Oluş Ölçeği ve Kişisel Bilgi Formundan oluşan bir anketi cevaplamıştır. Veri analizi sürecinde betimsel istatistikler, Pearson momentler çarpımı korelasyon katsayısı analizi, çoklu doğrusal regresyon analizi ve göreceli önem analizi kullanılmıştır. Araştırma sonucunda öz şefkat düzeyleri yüksek ve psikolojik kırılganlık düzeyleri düşük olan üniversite öğrencilerinin psikolojik iyi oluş düzeylerinin yüksek olduğu bulunmuştur. Ayrıca göreceli önem analizi sonuçları üniversite öğrencilerinde psikolojik iyi oluşun en önemli yordayıcısının öz şefkat olduğunu göstermiştir. Üniversite öğrencilerine yönelik psikolojik iyi oluşu artırmaya yönelik koruyucu ve önleyici psikoeğitim programlarında psikolojik kırılganlık düzeylerini azaltmaya ve öz şefkat düzeylerini artırmaya yönelik etkinliklere yer verilebilir.
The purpose of this study is to investigate gender, psychological vulnerability, and self-compassion as predictors of flourishing among undergraduate students. The participants were selected using convenience sampling method and composed of 430 (M = 22.02, SD = 2.20) undergraduate students studying at the different faculties of Ondokuz Mayıs University. Participants answered the questionnaires of Self-Compassion Scale, Psychological Vulnerability Scale, Flourishing Scale, and Personal Information Form. Data were analyzed using descriptive statistics, Pearson product-moment correlation coefficient analysis, linear multiple regression analysis, and relative importance analysis. The findings of this study revealed that undergraduate students with higher levels of self-compassion and lower levels of psychological vulnerability tend to have higher levels of flourishing. In addition, the results of the relative importance analyses indicated that the most important predictor of flourishing among undergraduate students was self-compassion. In protective and preventive psychoeducation programs aimed at increasing flourishing of university students, activities to reduce psychological fragility levels and increase self-compassion levels can be included.
