EGE 7th INTERNATIONAL CONFERENCE ON SOCIAL SCIENCES, İzmir, Turkey, 24 December 2022, pp.970-979
Robert Rauschenberg, Amerikan Soyut Dışavurumculuğun ardından gelen yeni sanat
hareketlerinin en güçlü isimlerinden biridir. Herhangi bir akım ya da eğilim biçimiyle
sınırlandırılamayan sanatçı bir yönüyle Neo-Dada bir yönüyle de postmodern sürecin öncü
isimlerinden biri olarak anılır. 1925 Texas doğumludur. Çalışmalarında birçok farklı
malzemeyi bir arada kullanarak sanatta yeni bir anlayışın önünü açmıştır. Eserleri resim ve
heykel arasındaki ayrımları ortadan kaldırmış ve farklı bir üretim biçimini gündeme getirmiştir.
Eserlerinde göze çarpan en önemli özellik sanatçı ile eseri arasındaki geleneksel ilişki
biçimlerinin terkedilmesidir. Sanatsal üretimlerinde rastlantı ve oyun eserlerini biçimlendiren
temel bileşenleridir. Kariyeri boyunca birçok çalışma türü ve farklı malzeme kombinasyonları
deneyen sanatçı üretimden ziyade yeniden üretim tekniklerine odaklanmıştır. Eserleriyle
sanatın sınırlarını sorgulayan sanatçı sanat ile yaşam arasındaki sınırı olabildiğince ortadan
kaldırmaya, sanatın geleneksel tanımlama biçimlerini yıkmaya çalışmıştır.
Bu bildiri Robert Rauschenberg’in yapıtları aracılığı ile gerçekleştirmeye çalıştığı düşünsel
hedeflerini eserleri eşliğinde sorgulama ve çözümleme amacı taşır. Bu amaç doğrultusunda
sanatçı ve eserleriyle ilgili kaynaklar, görsel veriler, sanatçıyla yapılan röportajlar incelenmiştir.
Buradan elde edilen veriler ışığında sanatçının düşünsel eğilimleri ile sanat pratiği arasındaki
ilişkiler çözümlenmeye çalışılmıştır. Yapılan araştırma sonucunda Rauschenberg’in geleneksel
sanat üretimine ve sanatçı profiline postmodern bir bakış açısı kazandırdığı, bu yaklaşımının
eserleriyle uyum içerisinde olduğu, bunun yanı sıra eserlerinin sanat ile yaşam arasındaki
sınırları ortadan kaldırmaya dönük bir işlev üstlendiği tespit edilmiştir.
deneyen sanatçı üretimden ziyade yeniden üretim tekniklerine odaklanmıştır. Eserleriyle
sanatın sınırlarını sorgulayan sanatçı sanat ile yaşam arasındaki sınırı olabildiğince ortadan
kaldırmaya, sanatın geleneksel tanımlama biçimlerini yıkmaya çalışmıştır.