Importance of Beta Lactam Antibiotic Resistant Bacteria in Raw Consumption Foods.


Balki M. V., Çakıcı N., Demirel Zorba N. N.

Trakya Üniversiteler Birliği 3. Uluslararası Sağlık Bilimleri Kongresi, Çanakkale, Turkey, 24 - 26 November 2019, pp.68-69

  • Publication Type: Conference Paper / Full Text
  • City: Çanakkale
  • Country: Turkey
  • Page Numbers: pp.68-69
  • Çanakkale Onsekiz Mart University Affiliated: Yes

Abstract

Aim: This study aims to investigate the resistance problem of bacteria to antibiotics in the global sense; The aim of this study was to review published studies on beta lactam antibiotic resistant bacteria in raw food consumed in food samples.

Methods: Between 2005-2019, national and international publications were accessed by using the keywords “Raw food, Beta lactam,

Enterobacteriaceae” Google in Google academic database and 30 publications were examined in the scope of the study.

Results: One of the most important groups in which this resistance was observed was Enterobacteriaceae family of gram negative bacteria. These bacteria are members of the human intestinal microflora, but also appear to be agents of the most common community and hospital-acquired infections. Nowadays, resistance of Enterobacteriaceae species to beta lactam antibiotics has increased rapidly and has reached a level that threatens public health. In recent years, Extended Spectrum Beta Lactamase and Carbapenemase-producing Enterobacteriaceae species have become widespread in hospitals, society and the environment. In addition to human intestinal microflora, these bacteria can be found in soil, water and animal faeces. There is increasing evidence that animals have a strong reservoir of resistant Enterobacteriaceae species. The main reason for this is the misuse and overuse of antibiotics in veterinary medicine. Bacteria with multiple antibiotic resistance are common in hospitals and are increasingly isolated from environments such as wastewater. Green vegetables may be exposed to contamination sources such as irrigation with sewage, production in the vicinity of animal shelters, exposure to faecal contamination by humans and animals. It is known that raw greens consumed without any heat treatment or sufficient washing process cause food poisoning and serious infectious diseases. During the processing of greens in the food sector, it is possible that the pathogenic bacteria are transmitted to the environment and even to food workers. Strains that have resistance mechanisms through food workers can spread in society.

Conclusions: Considering that global studies on resistance are on the agenda of both the WHO and OECD and the G20 summit; It is thought that microbiological examination of raw vegetables is important in monitoring epidemiological spread of beta lactam antibiotic resistant strains.

Keywords: Raw food, Beta lactamase, Enterobacteriaceae.

 

This study has been compiled from the research (FYL-2019-2808) supported by Çanakkale Onsekiz Mart University Scientific Research Projects (BAP)

Amaç: Bu çalışma küresel anlamda bakterilerin antibiyotiklere karşı oluşan direnç sorununu ile ilgili olarak gıda örneklerinde, çiğ tüketilen gıdalarda beta laktam antibiyotiklere dirençli bakteriler ile ilgili yayınlanmış çalışmaların gözden geçirilmesi amacıyla yapılmıştır.

Yöntem: 2005-2019 yılları arasında, Google akademik veri tabanında, “Raw food, Beta lactamase, Enterobacteriaceae” anahtar sözcükleri kullanılarak ulusal ve uluslararası yayınlara ulaşılmış olup 30 yayın çalışma kapsamında incelenmiştir.

Bulgular: Bu direncin görüldüğü en önemli gruplardan birini gram negatif bakterilerden Enterobacteriaceae ailesi türleri oluşturur. Bu bakteriler, insan bağırsak mikroflorası üyeleri olup aynı zamanda en yaygın toplum ve hastane kaynaklı enfeksiyonların etkenleri olarak karşımıza çıkarlar. Günümüzde Enterobacteriaceae türlerinin beta laktam antibiyotiklere karşı oluşturdukları direnç hızla artmış ve halk sağlığını önemli derecede tehdit eder düzeye ulaşmıştır. Son yıllarda Genişlemiş Spektrumlu Beta Laktamaz ve karbapenemaz üreten Enterobacteriaceae türlerinin hastanelerde, toplumda ve çevrede yaygınlaştığı görülmektedir. Bu bakteriler insan bağırsak mikroflorasına ek olarak toprak, su ve hayvan dışkısında da bulunabilmektedir. Hayvanların dirençli Enterobacteriaceae türlerinin güçlü bir rezarvuarı olduğuna dair kanıtlar artmaktadır. Bunun temel nedeni veteriner hekimlikte antibiyotiklerin yanlış ve aşırı kullanılmasıdır.  Hastanelerde çoklu antibiyotik direncine sahip bakteriler yaygındır ve atıksu gibi ortamlardan gittikçe daha fazla izole edilmiştir.

Yeşil sebzeler lağım sularıyla sulanması, hayvan barınaklarına yakın bölgelerde üretilmesi, insan ve hayvanlar tarafından oluşan fekal kirlenmelere maruz kalması gibi kontaminasyon kaynaklarına maruz kalabilirler. Herhangi bir ısıl işleme maruz kalmadan veya yeterli bir yıkama işlemi yapılmadan tüketilen çiğ yeşilliklerin gıda zehirlenmesi, ciddi enfeksiyon hastalıklarına sebep olduğu bilinmektedir. Gıda sektöründe yeşilliklerin işlenmesi sırasında patojen bakterilerin ortama hatta gıda işçilerine bulaşması mümkündür. Gıda çalışanları aracılığla direnç mekanizmalarına sahip olan suşlar toplumda yayılabilirler.

Sonuç: Direnç ile ilgili küresel çalışmaların hem DSÖ, OECD gibi kuruluşların hem de G20 zirvesinin gündeminde yer aldığı düşünülecek olursa; beta laktam antibiyotiklere dirençli suşların epidemiyolojik yayılımının izlenmesinde çiğ sebzelerin de mikrobiyolojik olarak incelenmesinin önemli olduğu düşünülmüştür.

Anahtar Kelime: Çiğ gıda, Beta laktam, Enterobacteriaceae.

 

Bu çalışma, Çanakkale Onsekiz Mart Üniversitesi Bilimsel Araştırma Projeleri (BAP) tarafından desteklenen proje kapsamında (FYL-2019-2808)  yapılan araştırmalardan derlenmiştir.